GÖZ KAPAĞI MORLUKLARI, NEDENLERİ VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

29 Tem 2019

Göz kapaklarındaki cilt yapısal olarak çok incedir. Göz kapaklarındaki bu ince cilt yapısının rengini belirleyen cilde renk veren melanin pigmentlerinin dağılımıdır.

Melanin,  özel cilt hücreleri olan melanositler tarafından üretilen doğal bir pigmenttir. Melanin miktarı yüksek olan cilt daha koyu renk görünürken, melanin miktarı azaldıkça cilt rengi açılır.  Ayrıca yüzeyel damarların dağılımı göz kapağı gibi ince cilt yapılarında cilt rengini etkilemektedir.

Cildin bir bölümünde renk koyulaşması görülmesi hiperpigmentasyon olarak adlandırılır. Nedeni o cilt bölgesinde melanin üretiminin artmasıdır. Göz kapaklarında melanin artışına bağlı renk koyulaşmasının  nedenleri tipik olarak  göz ve çevresinde ortaya çıkan çeşitli faktörlerle ilişkilidir. Pigmentasyon artışına bağlı renk değişikliklerini yapay boyanma ile oluşan veya kimyasal madde yanıklarından sonra görülebilen renk koyulaşmalarından ayırmak gerekir.  Hiperpigmentasyona bağlı renk değişiklikleri  tipik olarak göz çevresinde dairesel koyu renkli halkalar oluşması şeklindedir.

Çoğunlukla göz kapaklarındaki renk koyulaşması bu bölgedeki inflamasyona bağlıdır. İnflamasyon dokuyu hasardan korumak için vücudun başlattığı bir süreçtir. Genellikle bir enfeksiyon ya da travmaya  ikincil olarak gelişir. İnflamasyon sıklıkla kısa süreli bir durumdur  fakat  uzun sürdüğünde melanositleri harekete geçirerek melanin üretimini artırır ve cilt renginde koyulaşmaya neden olur.

Alerji uzun süreli ve tekrarlayan inflamasyona örnektir. Alerjik riniti veya astması olan kişilerde sıklıkla göz alerjileri de beraberinde görülmektedir. Göz kapaklarında  uzun süreli  alerjik inflamasyon renk koyulaşmasına neden olur.

Alerjik konjonktiviti olan gözlerde cilt koyulaşmasının bir diğer nedeni kaşınan göz kapaklarının tekrarlayan ovalanmasına bağlı oluşan travmadır. Göz kapaklarının ovuşturulması renk koyulaşmasına yol açar.

Ayrıca alerjik kişilerde, göz kapaklarındaki ciltte, kozmetikler gibi alerjenlerin tekrarlayan uygulamalarından sonra alerjik kontak dermatit diye adlandırılan bir cilt reaksiyonu ortaya çıkabilir. Kontak dermatit uzayan  inflamasyona örnektir ve göz kapaklarındazaman içinde  renk değişikliği meydana getirir.

Göz kapaklarında  hasara  yol açan çeşitli faktörlere  uzun süre maruz kalındığında  göz kapağı cildinde  kalıcı renk koyulaşmaları görülebilir.  Bu hasarı oluşturan etkenler  mekanik,  kimyasal veya elektromanyetik tarzda olabilir. Göz kapaklarının sürekli ovuşturulması mekanik bir hasara yol açarken,  kuvvetli asidler veya buna benzer maddelere temas  kimyasal hasar meydana getiren bir faktördür.  Güneş yanığı elektromanyetik hasara yol açan bir etkendir ancak göz kapaklarında oluşturduğu renk koyulaşması genellikle geçicidir.

Bazı maddeler gözyaşı veya ter gibi, doğal ve zararsız olsalar bile, uzun süre maruz kalındığında göz kapakları cildinde rahatsızlık hissi yaratırlar. Bu tip maddeler irritan kontak dermatite yol açabilirler. Sonuç olarak göz kapaklarında kaşıntı, kızarıklık, yanma hissi meydana gelir. Kaşıntıya bağlı göz kapaklarının tekrarlayan ovuşturulması kapak cildinde renk koyulaşması ile sonuçlanır.

Uzun süren uyku eksikliği göz kapaklarında koyulaşma meydana getirir. Bunun nedeni henüz tam açıklanamamıştır. Yetersiz uykunun göz çevresindeki kan damarlarında genişlemeye sebep olarak göz kapaklarının daha koyu renkli görünmesine yol açtığı düşünülmektedir.  Ayrıca genişleyen damarlardan göz çevresi dokuya sıvı sızması sonucu cilt rengindeki koyulaşmaya sıklıkla göz kapaklarında şişlik eşlik eder.

Bazı besin eksikliklerinde, demir eksikliği anemisi ve B vitamini eksikliklerinde,  göz çevresinde koyu renk halkalar izlenebilir.

Genetik faktörler, ilerleyen yaş,  kozmetik ürünler göz kapakları cildinde  renk koyulaşmasına yol açabilen  diğer faktörlerdir.

Göz çevresi morluklarını azaltabilecek bazı basit ipuçları nelerdir?

  • Soğuk uygulama basitçe inflamasyonu azalttığı bilinen bir yaklaşımdır. Göz kapakları üzerine buz kompres uygulamak, hatta dolaptan çıkmış salatalık dilimlerini uygulamak soğuk etkisiyle kapaklarda rahatlamaya yol açar.
  • Uyku saatlerini artırmak
  • Dengeli beslenmek
  • Göz kapağı koyulaşmasına özellikle göz kapaklarında şişlik ve kaşıntının eşlik ettiği durumlarda göz makyajından kaçınmak
  • Güneşli havalarda mutlaka göz kapaklarını koruyan UV blokajlı güneş gözlüğü kullanmak basitçe göz çevresi morluklarının artışını önleyebilecek yöntemlerdir.

Göz çevresi morlukları için tedavi düşünüldüğünde altta yatan neden varsa tespit edilmesi ve tedavi yaklaşımının buna göre düzenlenmesi, tedavinin etkinliğini artıracak ve tedavi sonrası nüksleri azaltacaktır. Göz kapakları cildi çok ince olduğundan vücudun diğer bölgelerine uygulanan cilt beyazlatıcı ve soyucu yöntemler göz kapakları için uygun değildir. Her hangi bir tedaviye başlamadan önce alerji veya besin eksikliği gibi yukarda sözü edilen çeşitli etkenlerin araştırılması tedavi sonrası memnuniyeti açısından önerilmektedir.

Search

+